SERTİFİKA MÜRACAATI EĞİTİM AKADEMİSİ MERAK ETTİKLERİNİZ
KURUMSAL

BELGELENDİRME
 
KURULLARIMIZ
 
İSTATİSTİKLER
Aktif Ziyaretçi 1 Kişi

Bugün 251 Kişi

Toplam Ziyaret 1.210.440  Kişi
 

"Okuyup Öğrenmek , Cehalet akıntısına karşı kürek çekmektir." S.ALIÇ

  KÜLTÜR KÖŞESİ MAKALELERİ 
   
Yazar Ünvanı
Yazar
 
 
 
Makale Tarihi :  
Günümüzde ihtiyaçlarımızı temin etmenin en kısa yolu hiç şüphesiz ki; market ve AVM’lerdir. İnsanlar buralardan alışveriş ederlerken acaba nelere dikkat ederler?
Ürünün taze oluşuna mı? – Lezzetine mi? – Ekonomik oluşuna mı? – Yoksa Helal Belgeli olup olmadığına mı? 
Günümüzün insanı maalesef ekonomik sıkıntılar ve bilgi eksikliği nedeni ile alışverişlerinde daima ekonomik olanı tercih etmektedirler. Aslında ekonomik olan ürün zararlı ürün manasına gelmez. Ama ürünün Helal Sertifikalı olması o ürünün yukarıda saydığımız özelliklerinin yanında sağlığa harcanacak paranın da kazanılması anlamındadır. Gıdaların ve ihtiyaç maddelerinin içeriğine dair maalesef tüketiciler bilgilenmekten kaçınmaktadırlar. Aslında bu kaçınmanın bizlere maddi ve manevi zararlarını saymakla bitmez. Tüketici tercihini yaparken sıralamasının; sağlıklı + güvenli + çevreci = Helal Gıda olsun ve şüpheli katkı maddeleri bulunmasın düşüncesiyle hareket ettikleri takdirde manen ve maddi yönde çok şeyler kazanmış olacaklardır. Aldığımız ürünlere yapılan kimyasal, bitkisel ya da hayvansal katkı maddeleri her zaman tüketicinin anlayacağı bir dille “içindekiler” bölümü yazılmayabiliyor. Bu da alışverişlerde bu katkı maddelerine dikkat edebilmek için aldığımız ürünün etiketli olmasına, açıkta satılan bir ürün olmamasına ve markasız ürün olmamasına dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü günümüz de yiyecekten-içeceğe, deterjandan-kişisel bakım ürünlerine kadar dikkat edilmesi gereken bilgilere uyulduğu takdirde sağlıklı ve huzurlu bir yaşamı da beraberinde getirir. Ürün alırken üzerinde ki bilgileri, rumuzları, işaretleri okumaktan çekindiğimiz için sağlığımızı göz ardı ettiğimizi maalesef düşünmemekteyiz. Üzerinde ki bilgileri okumadan aldığımız bu ürünleri yedirdiğimiz çocuklarımız ve aile fertlerimiz elbette ki ilerideki dönemlerde maddi ve manevi etkileri yanında bizimde pişmanlığımız bize kalacaktır. İsterseniz günümüzde en çok tükettiğimiz ürünlerden birkaçını ambalajın üzerinde ki bilgileri gelin hep birlikte okuyalım;
Bisküvi, Çikolata, Şekerleme, Hazır Kekler: bu ürünler tatlı sınıfına girdikleri için, ilk tatlandırıcı olarak ne kullanıldığına, sonrasında homojenleştiren ve kıvam arttıran katkı maddelerine bakalım. Bunların üretimi esnasında kullanılan glikozun, renklendiricilerin, uzun raf ömrü için kullanılan ve alkolde çözülen koruyucu maddelerin ne olduğunu hiç merak ediyor muyuz? Tatlandırıcı olarak Aspartam (E951), Acesulfame K (E950) ve Sakarin (E954) üretimde kullanılır. Oysa bu üç tatlandırıcının hayvanlarda kansere neden olduğuna dair çalışmalar mevcuttur. Aspartam’ın migren gibi ağrıları tetiklediği de biliniyor. İçerisinde bulunan fenilalanin ve metonol insan vücudunda kanserojen bir madde olan formaldehite dönüşür onun için Aspartamın kullanıldığı meşrubatlarda "Soğuk İçiniz" yazısı bulunurPolisorbat ise kıvam arttırıcı olarak kullanılıyor. Piyasa da E432, E433 ve E434 kodları ile bilinen bu maddeler sentetik tatlandırıcı olarak da kullanılıyor. Bitkisel ve hayvani yağ asitlerinden üretilen bu katkı maddelerinin bazı ülkelerde (nedense..?) kullanımı yasak.
Cipsler: Homojenleştiriciler cipslerde yoğunluklu olarak kullanılan katkı maddelerinden Mono ve di gliseridler (E471-472), sodyum stearol ve kalsiyum stearol kullanılan homojenleştiricilerden bazılarıdır. Dinen helalliği şüpheli kabul edilen bu ürün bitkisel ve hayvani kökenli de olabiliyor. Acaba çocuklarımızın ve bizim yediklerimizin kökeni hayvani mi yoksa bitkisel mi,hiç düşündük
Sakızlar: tatlandırıcılar ve renklendiriciler de kullanılan katkı maddeleri Karmin ya da Karminik asit (E120) olarak bilinen ve kırmızı renkte olan bu renklendiricinin böceklerden elde edildiğini biliyor musunuz? Dini hüküm olarak haram kabul edilen bu ürün kozmetiklerde, şampuanlarda, kırmızı elma-çilek-vişne sularında, şekerlemelerde ve diğer gıdalarda kullanılıyor. Sağlık açısından da sakıncalı olan bu ürün hassas bünyelerde alerjik reaksiyonlara sebep olabiliyor.
Deterjan ve Diş Macunları: Başlıca kullanılan katkı maddesi alkol ve türevleridir. Ayrıca flor katkılı kimyasalların vücuda fazla alınması büyüme bozukluklarına varana kadar sağlık problemlerine sebep oluyor. Diş macunlarında kullanılan gliserin (hayvansal kaynaklıve sodyum florit (beyin fonksiyonlarını etkileyen nerotoksik bir maddedir) de sağlığa zarar veren şüpheli katkı maddelerindendir
Margarin, Ketçap, Mayonez, Peynir ve Yoğurt: Bu ürünleri koruyucu olarak Benzoikasitsodyum nitrat (peynirlerin deliksiz olmalarını sağlamak için) monosodyum glutamat, tatlandırıcı ve sodyum benzoat (E211) koruyucu olarak kullanılıyor. İçerisinde bu katkı maddelerini ihtiva eden ürünler; astıma, kurdeşene sebep olduğu biliniyor. Örneğin yoğurtta jelatin kullanılıyor. Jelatin hayvansal ürün olup dini açıdan mahsurludur. Peynirde ise (E235) Natamisin kullanılıyor. Bu da insanlarda kusma ve ishale sebep oluyor
Hazır Çorba, Et suyu, Bebek maması, puding, hamur kabartma tozları, kremşanti ve kahve kreması: Bu ürünlerin üretiminde monosodyum glutamat lezzet arttırıcı kullanılmaktadır. Kıvam arttırıcı olarakta ; mono ve digliseridler  ve renklendirici olarak (E160) kodlu Anlatto isimli ürünü kurdeşen hastalığına sebeb olduğu biliniyor ve dinen sakıncalı bulunuyor
Kola, Gazoz, Nektar ve toz içecekler: Bu ürünlerde tatlandırıcılar renklendiriciler ve tabaka oluşumunu engelleyen homojenleştiriciler katkı maddesi olarak kullanılıyor. Koruyucu maddesi olarak kullanılan (E220) kodlu sülfürdioksit, kömür katranından elde ediliyor. Kullanımı sınırlandırılan sülfürlü ilaçların tamamı zehirlidir. Kolalarda renklendirici olarak (E150) Karamel kullanılıyor. Bu ürünün çocuklar tarafından tüketilmesi  ise oldukça sakıncalıdır, kanserojen bir madde olduğu ispatlanmıştır. (E102), (E110) ve E129 kodlu toz içecekler de kullanılan renklendiriciler kanserojen ve sentetik ürünlerdir.
Dondurma: Dondurmalarda E471-472 kodlu mono ve digliserit katkı maddesi ile tatlandırıcı olarak Aspartam ve Sakarin kullanılıyor. Kıvam arttırıcı olarak kullanılan jelatinin fazla alınması alerjik reaksiyonlara sebep olabiliyor. Tamamı yurtdışından ithal edilen bu katkı maddesi hayvansal bir üründür. Kesimi ve hangi hayvana ait olduğu konusunda kesin bir bilgi olmadığı için dini açıdan mahsurlu bulunuyor
Dondurulmuş yiyecekler: Dondurulmuş gıdalarda E210 kodlu benzoikasit koruyucu olarak kullanılıyor. Astıma, sinirsel  bozukluğa ve çocuklarda hiperaktiviteye neden olabilir. Potasyum nitrit (E240) koruyucu katkısı da dondurulmuş et ürünlerinde (sucuk, salam, sosis, pastırmalarda)  kullanılıyor. Nitrit nefes daralması, baş dönmesi ve baş ağrısı ile sonuçlanabilecek rahatsızlıklara sebep olduğu gibi potansiyel kanserojendir. Ayrıca monosodyum glutamat dondurulmuş gıdalar ve konserveler de tatlandırıcı katkı maddesi olarak kullanılıyor. Çocukların tükettiği yiyeceklerde kullanılması yasaklanan bu ürünün astım hastalarında da yan etkileri görülmektedir.
Ekmek, Unlu Mamüller ve Pastalar: Soframızın vazgeçilmez müdavimlerinden olan ekmekte maalesef bu katkı maddelerinden nasibini almış bulunuyor. Örneğin ekmeklerde kıvam arttırıcı olarak kullanılan polisorbatlar E432, E433, E434, E435, E436 bitkisel ve hayvani yağ asitlerinden elde edilen bu ürünler sentetik tatlandırıcı, köpük önleme ajanı ve hamur şartlandırıcı olarak kullanılıyor. Oysa  bazı ülkelerde hamurlarda bunların kullanılması yasaklanmıştır
Değerli okuyucular görüyorsunuz ki  günümüz de rahatlıkla ve manevi huzur içerisinde yiyebileceğimiz ve tüketebileceğimiz ihtiyaç maddelerini bulmak her geçen gün biraz daha zorlaşmaktadır. Aslında inancının gereği doğrultusunda ticaret yapmak isteyen üretici firmalar, maddi kazanç yanında manevi kazancı göz ardı etmeden İslami esaslara uygun yani sağlıklı + güvenli + çevreci = Helal Gıda veya Helal Ürün üretmelidirler. Maalesef bugüne kadar defalarca üretici firmalara yazdığımız uyarı ve yardım yazılarımıza verilen cevaplar; Üretici olarak halimizden, satıcı firma satışından, tüketiciler (tüketicinin Helal Sertifikasını aramadığından dolayı ve tükettiği gıdalar hakkında bilgi sahibi olmadığından dolayı) malımızdan memnun, teşekkür ediyoruz üretimimize ve satışımıza devam etmek istiyoruz diyorlar
Değerli okuyucularım görüyorsunuz ki bu görev halkımızın bilinçlendirilmesi hepimizin üzerinde bir farz-ı ayin olarak durmaktadır. Her geçen gün içerisinde bulunduğumuz gemimiz su almaktadır, gelecek neslimiz yavaş yavaş kısırlaştırılmakta, hastalıklar artmakta. Bu durum karşısında sessiz durmak ancak şeytanın işidir. İnşallah halkımızın bilinçlendirme görevini siz değerli okuyucularımla birlikte yerine getirmeye gayret göstereceğimize inanıyorum. Selam ve dualarımla…
First Page Next Page 1 Previous Page Last Page Sayfa 1 / 1 -- Listelenen Sayfa Sayısı 1
 Prof.Dr.İlahiyatçı
 Hayreddin KARAMAN
 Din, kültür, medeniyet sapkınları boş durm ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Hüseyin BÜLBÜL
 Dinde Peygamberin Örnekliği ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Harun GÖRMÜŞ
 Bilim ve Din Çatışır Mı? ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Haydar ÖZTÜRK
 Taklit ve Atalar Kültür ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 OSMAN COŞKUN
 Gazze Halkına Gazel Okuyan Müslüman Coğraf ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Muhammed CELİL
 Sözün Bittiği Yer Gazze ...
............................................
 Üni. Öğretim Üyesi
 Dr.Cahit KARAALP
 Davet Yolunda Dikkat Edilecek Hususlar ...
............................................
 Araştırmacı-Yazar
 Abdülaziz KIRANŞAL
 Ramazan ve takva etkisi ...
............................................
 Aile Danışmanı
 Asiye TÜRKAN
 Zulümden yorgun düşen bizler! ...
............................................
 Yönetim Kurulu Başk.
 Selahaddin ALIÇ
 Ramazan ve Duyarlı Müslüman.. ...
............................................
 

Enerji içeceklerinin fazla tüketimi çocuklar için tehlike kaynağı
26.02.2022

Bilim insanlarından "kahve" araştırması: Ömrü uzatıyor
25.02.2022

Nadir görülen genetik bir hastalık: Progeria
23.02.2022

Ölüm anında insan beyninde neler oluyor?
23.02.2022

Antibiyotikler Tedavi Özelliğini Kaybediyor
22.02.2022

Gereksiz Aspirin Mide ve Beyin Kanamsı Nedeni
20.02.2022

Her 100 Kişiden Birinde Çölyak var.
20.02.2022

Çocukları Bekleyen Büyük Tehlike.
19.02.2022

Cilt Kreminde Civa Çıktı.
18.02.2022

Skandal ! Hamburgerde İnsan ve Fare DNA'sı bulundu.
15.02.2022

Tüm Haberler
Mail adresinizi ekleyin yeni faaliyetlerimizden anında haberdar olun.
  Kuruluş 2010 : Selahaddin ALIÇ Copyright © 2010-2021 Hedem Helal Denetim ve Sertifikalandırma Merkezi
Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu, kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir. İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.